Allah’ım, hiç kuşkusuz, ben senin yardımınla Kitabını hatmetmeye muvaffak oldum. Sen onu, bir nur olarak indirdin; daha önce indirmiş olduğun kitapların koruyucusu-denetleyicisi, anlatmış olduğun tüm sözlerin en üstünü kıldın. Onu, helalini haramından ayıran Furkan, hükümlerini, yasalarını açıklayan Kur’an, kulların için ayetlerini açıkladığın Kitap ve peygamberin Muhammed’e -salavatın ona ve âline olsun- indirdiğin Vahiy olarak niteledin. Onu, dalalet ve cehalet karanlıklarında, uyanlarına yolu aydınlatan nur; doğrulama anlayışıyla dinleyenler için şifa; dili asla haktan sürçmeyen adalet ölçüsü; tanıklar için kanıtı sönmeyen hidayet nuru ve yolunu izleyenleri sapmaya karşı koruyan, koruması altına girenleri helak olmaktan kurtaran kurtuluş bayrağı kıldın.
Allah’ım, onu tilavet etmekte bize yardım ettiğin, güzel ibarelerini söyleyebilmek için dilimizin düğümlerini çözdüğün gibi, bizi ona hakkıyla riayet eden, muhkem ayetlerine teslimiyet inancıyla onu din edinen, açık ayetlerle açıklanması gereken müteşabih ayetleri ikrar ve kabul edenlerden kıl.
Allah’ım, sen onu mücmel (kapalı) olarak pey-gamberin Muhammed’e -Allah ona ve âline salat etsin- indirdin; acayibinin (hayret edilecek şeylerinin) bilgisini tastamam ona ilham ettin; tefsirinin bilgisini miras olarak bize (Ehl-i Beyt) verdin; böylece bizi onun bilgisine cahil olanlardan üstün kıldın ve bize onu taşıma gücünü vererek taşımaya güç yetiremeyenlerin üstüne çıkardın.
Allah’ım, kalplerimizi onun taşıyıcıları kıldığın, rahmetinle bizi onun yüceliği ve üstünlüğüyle tanıştırdığın gibi, onunla (insanlara) hitap eden Muhammed’e ve onun bekçileri olan âline salat eyle ve bizleri, onun senin katından olduğunu itiraf edenlerden et ki, onu doğrulamakta kuşkuyla karşılaşmayalım, onun doğru yolundan sapmayalım.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve bizi onun (Kur’an’ın) ipine sarılanlardan, müteşabih-lerinden sağlam kalesine sığınanlardan, kanadının gölgesinde oturanlardan, sabahının aydınlığıyla yolu bulanlardan, ışığının parıldamasına uyanlardan, lambasıyla aydınlananlardan ve hidayeti ondan başkasında aramayanlardan eyle.
Allah’ım, insanları sana doğru yöneltmek için Kur’an vasıtasıyla Muhammed’i bir bayrak olarak diktiğin, âline de sana götüren hoşnutluk yollarını bildirdiğin gibi, Muhammed ve âline salat eyle ve Kur’an’ı bizler için saygınlık menzillerinin en şereflisine ulaşma vesilesi, selamet mahalline yükselme merdiveni, kıyamet sahnesinde kurtuluş sebebi ve ebediyet yurdunun nimetlerine kavuşma aracı kıl.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve Kur’an vasıtasıyla günahların ağırlığını üzerimizden indir; iyilerin güzel huylarını bize ver; bizi gece saatlerinde ve gündüzün uçlarında senin rızanı kazanmak için onu (Kur’an’ı) ayakta tutanları izlemeye muvaffak eyle. Böylece bizi, onun temizlemesiyle tüm pisliklerden temizle; nuruyla aydınlanan ve arzulara kapılmayarak amelden geri kalmayanlardan eyle.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve gecelerin karanlıklarında Kur’an’ı bize munis kıl. Onunla bizi, şeytanın dürtmelerinden, vesveselerin itmelerinden koru; adımlarımızın günahlara doğru atılmasına, dilimizin batıla dalmasına, uzuvlarımızın günah işlemesine engel ol ve gafletin dürdüğü ibret sayfalarını aç. Böylece bizi, sarp ve köklü dağların bile taşıyamadıkları acayibini (ilginç gerçeklerini) ve (insanları kötülüklerden) menedici kıssalarını anlamaya muvaffak eyle.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve Kur’an’la dışımızın iyi görünümünü sürekli kıl; vesveselerin içimizin sağlığını bozmasına engel ol; kalplerimizin kirini ve günahlara bağlılığımızı gider; dağınık işlerimizi bir araya topla; her şeyin sana sunulduğu mahşerde, günün en sıcak saatlerinin susuzluğunu bizden gider ve büyük korku (kıyamet) günü kabirlerden çıkarıldığımız zaman güven elbiselerini bize giydir.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve Kur’an’la yoksulluğumuzu gider; rızkımızı bol et ve bizleri refaha kavuştur. Onunla bizleri kınanmış huy-lardan ve kötü ahlaktan kaçındır; küfrün derin kuyu-sundan ve nifaka yol açan şeylerden koru ki, kıyamette bizleri senin hoşnutluğuna ve cennetlerine götürsün; dünyada gazabından ve sınırlarını aşmaktan korusun ve katındaki helalleri helal, haramları haram kabul ettiğimize tanık olsun.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve ölüm vaktinde, canlar “köprücük kemiğine dayandığı ve ‘kimdir kurtarıcı?’ dendiği” (Kıyamet/26-27), ölüm meleği canları almak için gayb perdelerinin arkasından çıkıp ölüm yayından ayrılık oklarını fırlattığı, canlara tatmaları için anında öldüren ölüm zehrinden bir kadeh sunduğu, ahirete göçmemiz yaklaşıp amellerimiz boyunlarımıza bağlandığı ve buluşma günü gelip çatıncaya kadar kabirlere sığınmaktan başka çare kalmadığı zaman Kur’an’la, can verme üzüntüsünü, inleme zorluğunu ve can çekişme hırıldamalarını bizlere kolaylaştır.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve yıpranma evine (kabre) girişimizi ve toprak katmanları arasında uzun süre kalışımızı bize kutlu et. Dünyadan ayrıldıktan sonra, kabirleri, konaklayacağımız yerlerin en iyisi kıl; rahmetinle kabirlerimizin dar oyuğunda yerimizi geniş et ve helak edici günahlarımız sebebiyle kıyametteki kalabalığın önünde bizi rüsvay etme. Her şeyin sana sunulduğu gün Kur’an hürmetine yerimizin horluğuna acı; cehennem köprüsünün üzerinden geçerken köprü sallandığında sürçmeye karşı ayaklarımızı sabit kıl; tekrar dirilmeden önce kabirlerimizin karanlığını aydınlığa dönüştür; bizleri kıyamet gününün üzüntülerinden, felaket gününün şiddetli korkularından kurtar; pişmanlık ve üzüntü gününde zalimlerin yüzleri karardığı zaman bizim yüzümüzü ağart; inananların gönüllerinde bizim için bir sevgi oluştur ve yaşamı bizlere zorlaştırma.
Allah’ım, kulun ve resulün Muhammed senin elçiliğini ilettiği, emrini haykırdığı ve kullarına öğüt verdiği gibi sen de ona salat eyle.
Allah’ım, kıyamet günü peygamberlerin içinde bizim peygamberimizi -salavatın ona ve âline olsun- mevkice sana en yakın olan, en çok şefaat etme hakkına sahip bulunan, katında en kadri yüce ve nezdinde en çok sayılan peygamber kıl.
Allah’ım, Muhammed ve âl-i Muhammed’e salat eyle ve kurucusu olduğu dini yücelt; kanıtını (Kur’an’ı) ulula; terazisini ağır et; şefaatini kabul buyur; katındaki itibarını artır; yüzünü ak et; nurunu tamamla ve derecesini yükselt. Bizleri ise onun sünneti üzere yaşat; dini üzere öldür; apaçık yoluna sevkedip izinde yürüt; ona itaat edenlerden kıl; grubunun içerisinde haşreyle; havuzunun başında ona konak et ve kadehiyle kana kana ondan bize içir.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle; bir salat ki, onu lütuf, kerem ve ihsanından umduğu en üstün makama ulaştırsın. Kuşkusuz sen, geniş rahmet ve büyük lütuf sahibisin.
Allah’ım, elçiliğini iletmesinin, ayetlerini ulaştırmasının, kullarına öğüt vermesinin, yolunda cihad etmesinin karşısında, mukarreb meleklerine ve seçilmiş mürsel peygamberlerine verdiğin en üstün mükâfatı ona ver. Ve, selam ve Allah’ın rahmet ve bereketleri ona ve onun tertemiz âline olsun.
Hazırlayan: ruhullah.com